RockAndMetal!
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

RockAndMetal!

Rock Metal Müzik Underground
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Trivium

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
DrkTranquility
Admin
DrkTranquility


Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 31/12/09
Yaş : 36

Trivium Empty
MesajKonu: Trivium   Trivium I_icon_minitimeCuma Ocak 01 2010, 19:31

Müzik her dönemde kendi yıldızlarını yarattı. Rock yıldızları dünyayı
parmaklarında döndüren asi çocuklardı 80’lerde. 90’larda grunge
akımının da etkisiyle yıldızlar, dinleyicilerine daha yakınlardı, imaj
olarak da hayat görüşü ve duruşuyla da. 2000’ler ise sahneyi
mahallemizin gençlerine bıraktı. Henüz 10’lu yaşlarını devirmeden dergi
kapakları, festival sahneleri aşındırmaya başladılar...



Bu gençlik aşısının ilk enjekte edilenlerinden biri de Trivium’du.
"Ember To Inferno" ile sessiz sedasız ortamlara dalsalar da
"Ascendancy" ile dünya üzerinde müzikle alakalı makale yayınlayan her
platformda kendilerine, övgüyle harmanlanarak yer buldular. Neydi
Trivium’u pek çok yaşıtından öne taşıyan? Yeni metal ikonu Matt
Heafy’nin gözlerindeki ışık mıydı? Yoksa bir kıvılcımın cehennemin
fitili ateşlemesi mi?



"Bir garajımız vardı, diğer tüm garaj gruplarından farklı olarak o
kadar da bize ait sayılmazdı, kırmızı Dodge bir kamyonet ve herhalde
eve taşındığımızdan beri birikmiş türlü ıvır zıvırla paylaşıyorduk
garajı. Güleceksiniz belki ama tek sorunumuz akustik değildi,
gitarlarımız sağa sola çarpıyor ve hasar alıyordu, çizilen boyalar ve
eski püskü gitar pedallarının kulağa hiç de hoş gelmeyen efektleri
eşliğinde Maiden, Metallica ve Megadeth çalıyorduk. Nedense Florida’da
herkes sörf ve kaykayla meşgulken ve on dört yaşında kız arkadaş
edinmeye başlamışlarken, biz karanlıktan önümüzü göremeyene kadar müzik
yapıyorduk. Karanlık basınca ise duruyorduk... Ta ki biri gidip ışığı
açana dek!"



İşte belki de bu yüzden Trivium oldular. Matt her şeyi özetlemiş bu
cümlede. Yıllar süren çalışmalar meyvesini vermiş ve şimdi Trivium
markalaşma yolunda büyük adımları, büyük şarkılarla atan bir metal
grubu.


"Bize metalcore, crossover, hardcore hatta teen rocker bile dediler.
Bence biz piyasadaki en metal oluşumlardanız, bir Trivium üyesine “Siz
metal değilsiniz” diyebilirsiniz, sadece sesli düşündüğünüzü varsayar
ve güler geçerim ancak bir Trivium üyesine "metal"i öğretmeye
niyetliyseniz hiç boşuna denemeyin, fazlasıyla pişman olursunuz!"



Grubun gitaristi Corey gerçekten de iddialı ancak haksız da değil,
Matt bile Corey’in metal bilgisi söz konusu olunca pek çok dergi
editörünün dahi haddini bilmesi gerektiğini çekinmeden söylüyor.



Gramer, retorik ve mantık...



Rönesans ertesinin bu üç önemli öğretisi;



Kelimelere hükmetme, şarkı adlarından şaşırtmaya başlayan ancak
sözlerle birleştirince her şarkıya apayrı karakter katan vecize
becerisi...



İkna kabiliyeti, dinleyeni yerine mıhlıyor, ardından da bu
jenerasyonu göz ardı edenin müziğin geleceğinden bir haber kalacağına
garanti veriyor...



Ayakları yere basmakla kalmıyor, durduğu yere yani tam da yeni jenerasyon piyasasının merkezine hükmediveriyor Trivium.







Matt Heafy 99’da kurulan kadroya sonradan dahil olduysa da –grup
elemanları bir lise konserinde Matt’i The Offspring’den "Self Esteem"
adlı şarkıyı söylerken keşfediyorlar- Trivium onun çöplüğü! Vokalinin
ayrılması ertesi sahipsiz kalan gruba önce gitar/vokal’lik yaptı
ardından genç bir kadroyu toparlayıp Orlando dışına taşmak için
hazırlıklara başladı, en büyük destekçisi hiç şüphesiz "kardeşim"
dediği gitarist Corey oldu. Matt dünyanın en mühim metal
müzisyenlerinden biri olmak, Corey ise adını, yıllardır taptığı müziğin
tarihine silinmemecesine kazımak istiyordu.



2002’de Matt Heafy Orlando Metal Awards organizasyonu dahilinde en
iyi gitarist ödülünü kazanınca da Trivium’a stüdyo yolları gözüktü.
Adam akıllı ilk demolarını kaydetmelerinin ardından Alman Lifeforce
adlı şirket Trivium’u bünyesine kattı ve "Ember To Inferno" adlı ilk
Trivium albümü böylece kaydedildi.



Killswitch Engage, Machine Head, Iced Earth ve Fear Factory o dönemde Trivium’un beraber turladığı ünlü isimlerdendi.



2005 yılıysa tüm grubun hayatının değişeceği yıldı. Yeni çıkan,
yetenekli ve hevesli bir genç grup olarak görülen Trivium,
"Ascendancy"nin çıkışıyla beraber müzik dünyasında resmen bir infial
yarattı. Her dergi onlardan bahsediyor, radyolar şarkılarını çalıyor,
klipleri MTV’de dönüyordu. İşin ilginç yanıysa Trivium hiç de Simple
Plan ya da Panic! At The Disco gibi "pazarlanabilir" bir grup değildi,
imajları sapına kadar metal, tipleriyse "sıradan" denebilecek
seviyedeydi. Roadrunner Records, yıllar önce Slipknot ile başardığı
"satılabilen sert müzik devrimi"ni bu sefer daha "insani" ancak
gencecik bir kadroyla "Sıradaki Büyük Grup" taktiğiyle başarmıştı.
Metal titanlarından Metallica’nın veliahtı olarak gösteriliyordu grup.



Birleşik Devletleri karış karış gezen Trivium, Avrupa’da ve
Japonya’da da adını duyurmayı başardı ancak en büyük başarı
İngiltere’den geldi. Öyle bir başarıdan bahsediyorum ki Mart ayında
yayınlanan albümün ardından ilk İngiltere konserine 2005 Download
Festivali bünyesinde Snickers Stage adı verilen küçük sahnede çıkacak
olan grup fan’ların itirazı sayesinde festival programında ikinci gün
ana sahnede çaldı ve sabahın erken saatlerinde sahne almış olmalarına
rağmen mahşeri bir kalabalık tarafından desteklendi. Sadece
İngiltere’de 100.000 kopya satılan, tüm dünyada da çeyrek milyonu aşkın
satışıyla kült albümler arasına giren "Ascendancy", Trivium’a parlak
bir geleceği altın tepside sundu.













2005 yılının son çeyreği Roadrunner Records’un da 25. yılına denk
geliyordu. Hollanda orijinli şirket, 25. yılını da futbol usulü
kutladı. Şirkete bağlı gruplar içinden en mühim dört kişi seçilecek (en
önemli özellikleri besteci kimlikleri olacak) ve her biri şirket
sanatçılarından istediklerini seçecek ve kendi yazdıkları sıfır
kilometre şarkılara karma kadrolar kurup bir albüm hazırlayacaklardı.
Rob Flynn, Joey Jordison ve Dino Cazares gibi deyim yerindeyse
piyasanın "kaşar" abilerinin yanında dördüncü kaptan olarak Matt Heafy
seçildi. Sonuç oldukça başarılıydı ve firmanın en genç adamı, kendi
yaşından büyük firmasının en önemli projelerinden birinde yaratıcı
kadroda yerini almıştı. Matt kendisine güvenenlerin yüzünü kara
çıkarmadı ve üzerine düşen görevi layığıyla yerine getirdi.



Hatırı sayılır pek çok müzik yayınından övgü alan ve ödül kazanan
grubun dünyayı sallama süreci 2006 yılında da frene basmadan devam
etti. Bir sene öncesinde fan’ların ayaklanmasıyla Download
Festival’inde ana sahnede yer bulan Trivium bu sene Metallica ve
Korn’un hemen ardından çaldığı günün üçüncü en büyük grubu olarak sahne
aldı. Metallica ile "Die, Die My Darling" adlı Misfits cover’ını aynı
sahnede söyleme şerefine erişen Trivium, bir sene evvelinde Ozzfest’te
Iron Maiden’a yapılan "saldırıyı" kendilerince kınamalarının da verdiği
etkiyle bu son baharda Iron Maiden Avrupa turnesinin açılış grubu
olarak turlayacaklar.


Hali hazırda Trivium cephesinin en mühim gelişmelerinden biri de hiç
şühesiz Dimebag’in Dean gitarlarının, efsanenin ailesi ve muhattab
şirketin izniyle Trivium gitaristleri tarafından konserlerde
kullanılması oldu. Aramızdan 2004 yılında ayrılan efsanevi müzisyen
Dimebag için özel üretilen Dean firmasının Dime serilerinin tanıtımı da
grup sayesinde yapılacak. Tabi ki maddi bir getirisi olacak bu adımın
manevi yönüyse şüphesiz Trivium’un işine daha da çok yarayacak, tutucu
metal fanlarının da gözünde Trivium’un sempati ve saygı kazanmasına
büyük etkisi olacak.



"The Crusade" adlı albümleri 2006 yılının son çeyreğinde raflarda
yerini alacak olan Trivium, bakalım gerçekten de metal tahtının yeni
varisi mi yoksa...?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rockandmetal.yetkinforum.com
 
Trivium
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Trivium resimleri

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
RockAndMetal! :: Metal Müzik :: Yabancı Metal Grupları-
Buraya geçin: